Başka asker yok mu?
Yeni asker olan Temel'e komutanı sormuş:
"Savaşta siperdesin, sağ taraftan düşman askeri geldiğini gördün.
Peki ne yaparsın?" Temel heyecanla cevap verir:
"Hemen çevirir silahımı üzerlerine ateş açarım komutanım." Komutan tekrar sormuş.
"Peki, karşıdan geliyorsa?"
"Karşıya ateş açarım, komutanım."
"Arkadan geliyorsa?" deyince komutan, Temel dayanamamış:
"Komutanım, bu ordunun benden başka askeri yok mu?"
__________________________________________________________
KARIM BILUR
Temel yeni ehliyet almis yolda gidiyormus.
Dümdüz yolda giderken yolun ortasindaki bir direge çarpmis, araçta sikisip kalmis...
Herkes basina toplanmis, trafik polisi de gelmis :
-"Beyefendi, nasilsiniz, iyi misiniz?"
-"Iyiyim, iyiyim..."
-"O zaman isminizi söyleyin de durumunuzu kariniza haber verelim..."
-" Gerek yok, karim ismimi pilur.."
__________________________________________________________
MEKSIKALI
Temel ve Cemal bir is için Meksika'ya gitmisler. Tabi saat farki oldugundan saatlerini ayarlamak istemisler.
Yolda yürürlerken koca bir esegin yaninda uyuyan basinda büyük bir Meksika sapkasi olan birisini görmüsler.
Temel adami dürtükleyip;
-"Afedersin senyör saat kaç acaba" diye sormus.
Adam uykulu bir vaziyette basini kaldirip esegin tasaklarini avuçlamis ve bizimkilere dönüp
-"Üçe çeyrek var" demis.
Bizimkiler sasirmislar herhalde deli diyerek adamin yanindan uzaklasmislar.
Bu arada baska birisinden saati ögrenmisler.
Gerçekten saat üçe çeyrek varmis.
Bu sefer adamin bunu nasil yaptigini merak etmisler ve iddiaya girmisler.
Temel :
-"Tesadüfen bildi" demis
Cemal :
-"Hayir kafadan atti oda tuttu" demis
Epey bir zaman sonra yine o adamin yanina gitmisler ve saati tekrar sormuslar.
Adam yine esegin tasaklarini avuçlamis ve
-"Saat altiyi on geçiyor" demis.
Bizimkiler saatlerine bakmislar gerçekten altiyi on geçiyor.
İkisi birden hayretler içinde adama bunu nasil yaptigini sormuslar.
Meksikali adam gayet sakin bir biçimde cevap vermis:
-"Esegin tasaklarini kaldirip karsidaki saat kulesine bakiyorum.."
__________________________________________________________
Sinyal
Temel arabası ile Taksim Meydanında dönüp duruyordu. Aynı trafikçinin önünden beşinci defa geçerken, polis de merak etti ve Temel'i durdurup sordu: - Bir yeri mi arıyorsunuz? Niye meydanın etrafında dönüp duruyorsunuz? Temel: - Sol sinyal takıldı da..
__________________________________________________________
Temel karayollarında
Temel Karayolları Müdürlüğünde işe alınmıştır; görevi ise yollardaki çizgileri çekmektir. Temel'e bir kutu boya ve fırça verilir.
Temel çizgileri çekmeye başlar.
Bir gün amiri gelir ve çizelgeye bakar;
"1. gün 500 metre, 2. gün 300 metre, 3. gün 150 metre, 4. Gün 100 metre.."
"Temel", der "her gün gittikçe tembelleşiyorsun galiba?"
Temel cevap verir: "Aksine amirum daha çok çalışayrum lakin gün geçtikçe boya kutusundan daha fazla uzaklaşayrum."
__________________________________________________________
Temel ve Maymun
Nasa uzay üssünde yeni bir deneme yapılıyormuş. Gönüllü başvuranlar arasından Temel, astronot adayı olarak seçilmiş. Ön elemede oldukça sıkı testleri geçen Temel; 3 aylik ikinci bir eğitim ile iyi bir astronot olabilmiş. Beklenen an gelmiş ve Temel bir maymunla birlikte uzay mekiğine binerek havalanmış. Atmosfer aşıldıktan sonra Temel'in ilk işi; kendisine sıkı sıkıya söylenildiği gibi zarfları açıp maymunun ve kendisinin görev kartlarını okumak olmuş. Maymunun görevleri: "Yerküre ile bağlantıyı sürekli kontrol altında tutmak; her 2 saatte bir yörüngedeki sapmaları ayarlamak; füze içindeki hava basıncı, ısı, iletkenlik değerlerini aşağıya bildirmek; yakıt harcamasını ve motorların sırasını belirlemek..." diye devam ederken; okumaktan sıkılan Temel, kendi görev kartını açmış : "Maymunu iyi besle
__________________________________________________________
Verdiniz mi?
Temel araba sürerken kırmızı ışıkta geçmiş.
Tabii bunu gören polis temeli durdurmuş.
Polis: - "Ehliyet ve ruhsat beyfendi!"
Temel: - "Verdunuzda mi isteysunuz.."
__________________________________________________________
İdrar tahlili
Temel hastaneye gitmektedir. Girişte birinin ağladığını görür. Yaklaşır ve sorar: - "Hayrola hemşerim! Neden ağlıyorsun?" Adam: - "Kan tahlili yaptırmaya geldim. Parmağımı kestiler!" der. Temel daha şiddetli bir şekilde ağlamaya başlar. Bu sefer susan adam, Temel'e sorar: - "Hemşerim, sen niye ağlamaya başladın?" Temel: - "Ben" der, "idrar tahlili yaptırmaya geldim."
__________________________________________________________
Yeni geldim
TEMEL apartmanin onikinci katindan düsmüs. Arkadaslari hemen gelip sormuslar:
"Ne oldu lan Temel" demisler.
Temel'de:"VALLAHA BEN DE YENI GELDIM" demis.
__________________________________________________________
İki kere iki
İlkokulda öğretmen Temel'e sormuş. "İki kere iki".. Temel düşünmüş ve cevap vermiş: "10!" Öğretmen kızmış: - "Oğlum iki kere iki dört, bilemedin beş eder; nerden on edecek!"
__________________________________________________________
FOSURMAK
Temel'in kötü huylarindan biri de her sabah uyanir uyanmaz, gök gürültüsü kadar yüksek sesle gaz çikartmakmis.
Karisi Fadime de bu densizlige pek içerler, "Cözü çikasu heruf, ha pir sabah poyle fosururken, tüm pagursaklarun donuna dökülsun da cör cünunu" dermis.
Derken, Kurban bayraminin ikinci sabahi, Fadime mutfakta kurban etlerini ayiklarken ve Temel hâlâ uyurken, Temel'i yola getirme niyetiyle, bir gün önce kurban olarak kestikleri koçun barsaklarini toparlayip bir güzelce Temel'in donunun içine koymus!
Az sonra Temel uyannca, adeti üzere, keyifle ve gök gümbürtüsü timsali, gaz atınca bir de bakmis ki tüm barsakları donunun içinde.
Şaskinlik ve korku ile rengi benzi atmis akli uçup gimis.
Temel, Bir muddet sonra kendine gelmis kalkip tuvalete gitmis epey zaman sonra, sararmış yüzünden soğuk terler damlayarak bitap yorgun bir halde mutfağa gelen Temel;
-"Haçan dedigun oldi be Fadime, fosururken tüm pagirsaklarum donuma döküldu da" dediğinde,
Fadime:
-"Oh olsun, ama pagirsaklarun çikarken canun da pek yanmistur be Temel'im" diyerekten gönlünü almaya çalisirken;
Temel yanitlamis hemen :
-"Yok be Fadime, ha çikarken acumadi da, geri sokarken az kalsun ceberidum"